29 Mart 2020 Pazar


7,62x51 mm NATO (.308 Winchester) Fişeği

Selamlar, bu paylaşımımda özellikle askerlik yapan arkadaşlarımızın ''Kankaa askerde G3 le agaca bir sıktık delik deşik etti.'' gibi tabirlerle anlattığı ve de özellikle avcı camiasında her nekadar birbirlerinin çok benzerleri olsada teknik olarak farklılık gösteren .308 Winchester ile karıştırılan 7,62x51mm NATO fişeği hakkında olacak. 7,62x51 mm NATO' dan bahsettim aşağıda. Ayrıyaten görselle .308 Winchester le kıyaslamasını da paylaştım. Hatamız ve kusurumuz varsa affola. Allaha emanet olun.

Saygılarımla Ünal ASLAN


Bu fişek 1940 ların sonunda ABD'de  M80 koduyla geliştirilmiş olup 1950 lerin ortasından günümüze kadar NATO fişeği olarak kullanılmaya devam etmektedir. Bir çok NATO ülkesinin yıllarca kullandığı MPT-76, ZPT-762, FN FAL (G1), H&K G3, M-14, MG-3 ve M-60 gibi bir çok silah bu fişek için tasarlanmıştır. 1980 lerin başlarına kadar hizmet veren tüfek yerini 5,56x45mm NATO fişeğe bırakmıştır. Ancak bir çok ülke 7,62x51 NATO fişeğini tüfeklerinde kullanmaya devam etmektedir.

MPT-76
ZPT-762

FN Fal G-1

H&K G-3
MG-3

M-14
M-60

Belirtmem gerekir ki bu fişeğin amacı yaralamak değil öldürmektir. Bu fişeklerin çoğu pirinç kovanlıdır ancak zaman içinde çelik kovanlarda üretilmektedir. Bu fişekler farklı NATO üyesi ülkeler tarafından üretilmektedir. En yaygın yiv adeti 4 olup hadve oranı 1:12 olarak kullanılmaktadır. Fişeğin ilk hızı 838m/s ve ilk enerjisi 3276 Joule'dir.








7,62x51 mm NATO ve .308 Winchester Fişeklerinin Kıyaslaması





SAAMI Standartlarına göre .308 Winchester Fişeğinin Teknik Çizimi



Aşağıda MKE sitesinden aldığım 7,62x51 mm NATO (.308 Winchester) fişeğinin fiyatları görülmekte. (Erş. 29.03.2020)


Yararlanılan Kaynaklar

Bordo Bere Tüm Dünyanın Kullandığı Ateşli Silahlar Kitabı/Vahit Köse
http://daysofourtrailers.blogspot.com/
https://www.mkek.gov.tr/
https://saami.org/
https://tr.wikipedia.org/wiki/

İletişim bilgileri: 
İnstagram: Silah__Akademi
e-posta: Silahakademi90@gmail.com

27 Mart 2020 Cuma

TEZ  - 3
Hafif Ateşli Silahlarda Kullanılan Yuvarlak Ve Yassı Telden Üretilmiş Yerine Getiren Yaylarda Kuvvet Kayıplarının İncelenmesi 

Selamlar. Bir çok silahsever arkadaşımız eminim gerek kendileri gerekse çevrelerinde tabancaların söküldüğüne şahit olup kendileri deneyimlemiştir. Bende bu paylaşımımı tabancalar üzerine yapmaya karar verdim.Aşağıdaki tabancanın üst kapağından bir kesit  bulunmakta. Dikkat ederseniz yerine getiren yay dediğimiz irca yayı da görülmektedir.

İrca yayı bir tek tabancalarda mı görülmektedir? Hayır. Av tüfekleri ve piyade tüfeklerinde de görülmektedir. Ama tezin konusu gereği sadece tabancalardaki irca yayına yer verilmiş.  Bu tez çalışmasında bloguma formüllere çok fazla yer vermedim. Matematiksel detay kısımlarını siz değerli okuyuculara bıraktım. Hatamız, kusurumuz varsa affola. Allaha emanet olun.

Sevgilerimle Ünal ASLAN


Hafif ateşli silahların genel çalışma prensibi iğneni ateşlemesi sonucu barut gazının geri tepmesi  ve geri tepmeyi absorbe eden yerine getiren yayın(irca yayı) ileri itmesi şeklindedir.


* Tezin yukarıda anlatılan kısmın aşağıdaki video kesiti:


Tabancalar 4 ana parçadan oluşur bunlar: 1- Gövde 2-Kapak(sürgü) 3-Namlu 4-Şarjör dür.



Gövde de şarjör ve yuvası, tetik ve korkuluğu, tetik ile intikal parçaları, horoz,çıkarıcı,emniyet mandalları, kabza kapağı ve bunlara ait pim ve yaylar- Namluda yiv ve setler-Şarjörde fişek-Kapak takımında gez,arpacık, kovan atma boşluğu, tırnak,iğne ve iğne yayı bulunur.

Yarı otomatik tabancanın çalışma sistemi şu şekildedir.Fişek ateşlendiğinde kapak takımı geri gelir kovan tahliye edilir, yerine getiren yay sıkışır. İrca yayı kapak takımını iter öne doğru. Şarjör içerisindeki fişek atım yatağına sürülerek devre tamamlanır. İrca yayı ateşleme mekanizması için çok önem arz etmektedir. Çünkü irca yayı şarjörden dolu fişeği alıp namluya sürülmesinde ve patlama  sonrası oluşan şoku absorbe ederek kullanıcının aldığı geri tepme kaynaklı etkiyi azaltmayı sağlar.

Not: Silahlara Hafif Silah sistemleri Başkanlığı/ABD Kara Kuvvetleri Test Merkezi tarafından yayınlanan bir prosüdür Test İşlemleri Prosüdürü (TOP)3-2-045e göre çeşitli testler uygulanır.

Kapak  takımın içindeki irca milinin asıl görevi yayın sağa sola kaymadan burkulmadan düzgün bir şekilde durmasını sağlar.

-İrca yayında beklenenin üzerinde meydana gelen performans kayıpları tabancanın hata yapmasına veya çalışamaz duruma gelmesine neden olur.

-Silah tasarımı yapılırken yerine getiren yay parametreleri silahın ateşleme ve geri tepme mekanizmalarına doğrudan bağlantılı olduğu için çok iyi belirlenmelidir. 

Yaylanma oranı (yay sabiti): Yayın sıkışması ona uygulanan kuvvet ile orantılı olarak farklılık gösterir. kuvvetin sıkışma miktarına bölünmesiyle elde edilen değer sabittir. Bu değere denir. Bu sabit /oran düşükse yay yumuşak,yüksekse yay serttir. Yay sabiti arttıkça, yayı sıkıştırmak için daha fazla güç gerekir. Bu yüzden  düşük basınçlı fişeklerde kapağın geri gelmez ve silah tekrar kurulamaz. Çok düşük yay sabiti yayda ise silahın şahlanmasına, geri tepme kuvvetinin artmasına ve silahın kurulmasında gecikmelere neden olacaktır. Ayrıca dengesiz irca yayı fişek dikme, boş kovanı atamama, düzensiz boş kovan atışı kapağın geri gelmemesi, fişeği patlatmama gibi sorunlara yol açacaktır.

Geri Tepme Mekanizması

Geri tepme, bir fişeğin namluda patlaması sonucu merminin ve ortaya çıkan gazların ileriye doğru hareket etmesinin sonucunda, Newton'un  3.yasasasına göre tepki gücüne göre elde edilen , merminin ileriye doğru hareketini dengeleyen ve geriye doğru olan momentumuna denir. Momentum, küçük silahlarda ateşleyen kişinin vücudu kullanılarak yere aktarılırken, daha büyük ve yere monte edilmiş silahlarda montajla yere aktarılır. 

-Geri tepme gücünü durdurmak için  silahı bir süre ileri hareket ettirmek gerekirken, genellikle bu güç geri tepme gücünden daha küçük ve merminin namlu içindeki hareketinden daha uzun sürede  olduğundan geri tepme gücü silahı geriye doğru hareket ettirir.

Momentum = Silahın Kütlesi x Hızı 

Momentumun korunumu yasasına göre ileri ivmelenen merminin  momentumu, geriye doğru ivmelenen silahın momentumuna eşi olmalıdır. Dolayısyla merminin kütle ve hızı biliniyorsa silahın geri tepme hızı ve enerjisi hesaplanabilir


Geri tepme mekanizmalarının görevleri şunlardır:
  • Momentum transferinin sağlanması 
  • Geri tepme kuvvetinin kontrolünün sağlanması 
  • Enerji transferinin sağlanmasıdır.


Yaylar

Yaylar Gerek yapıldıkları malzemenin elastiklik özellikleri ve gerekse şekilleri sebebiyle, nispeten büyük şekil değiştirmeyle enerji depolarlar ve bunu kullanma amacına göre az veya çok bir sürtünme kaybıyla geri verirler. Bu süreçte, yayların malzeme özellikleri ve şekilleri önemli birer etken olmaktadır...

Yayların görevlerini sıralayacak olursak; enerji depolamak, darbe ile meydana gelen kuvvetlerin şiddetini azaltmak yani sönümleme yapmak,bazı elemanlarda ön gerilmeli yerleştirilip boşluk gidermek, preslerde kuvveti sınırlamak, ani yükleme ve etkiyi azaltmak, makine parçaları arasındaki bağlantıyı sürdürmek, titreşimi kontrol etmektir.

Yay karakteristiği: Yaya gelen yük ile yaylanma miktarı arasındaki bağıntıya denir. Yay karakteristikleri;
        Lineer Karakteristik                                     Yükselen Karakteristik                                 Alçalan Karakteristik

Yay katsayısı (rijitliği):
Yayı 1 birim çekmek veya uzatmak için gerekli kuvvete denir. Bu bağıntı lineer, yükselen veya alçalan karakterde olabilir.


Yay Malzemeleri

Yay malzemesi yüksek yorulma direnci, yüksek süneklik, yüksek elastikiyet ve yüksek sürtünme direncine sahip olmalıdır. Taşıyacağı kuvvet, yaylanma miktarı, yerleştirileceği yerdeki hacim ve kütle sınırlamalrına göre b,r yayın malzemesi ve şekli seçilir.
Yay telinin kopma mukavemeti tel çapı ile ters orantılı olarak değişir.

Yaylar için kullanılan malzemeler sertleştirilebilen karbon çelikleri, krom, silisyum, silisyum-mangan-krom, vanadyum alaşımlı çelikler gibi malzemelerdir. Kullanılan pirinç, fosforlu bronz, silisyum-bronz çelik nikel alaşımları demir olmayan metal malzemelerdir.Ayrıca metal olmaya (kauçuk,plastik malzeme, tahta,çeşitli sıvılar ve gazlar vs.) yay malzemeleri de bulunur.

Yayların Isıl İşlemi

Yaylar için ısıl işlem sıcaklıkları iki aralığa ayrılabilir. 175-510C aralığında düşük sıcaklıktaki ısıl işlemler, artık gerilmeleri azaltmak ve parçaları boyutsal olarak stabilize etmek için şekil vermeden önce yaylara uygulanır.

Yayların gerilim giderme ve yaşlandırma işlemi düşük sıcaklıkta ve hava ile soğutularak yapılır.

Yay şekillendirildikten sonra tavlanmış malzemenin mukavemetini arttırmak için yüksek sıcaklıkta ısıl işlemler kullanılır. Yüksek karbonlu çelikler,760-900C aralığında östanizasyon sıcaklığında sertleştirilir, martensit oluşumu için su verilir ve daha sonra temperlenir. Bazı nikel alaşımlar, yüksek sıcaklıkta yaşlandırmayla güçlendirilir.Bu sıcaklıklarda yüksek oksidasyon çıktığından koruyucu atmosfer kullanarak aşırı oksidasyon önlenmesi önerilir.

-Yay benzeri parçaların çoğu, önceden sertleştirilmemiş malzemelerden üretilir. Bu durumlarda, yumuşak veya tavlanmış malzeme kullanılmalı ve üretimden sonra istenen yay özelliklerine ulaşmak için ısıl işlem görmelidir.

Yayların Hesap Yöntemleri

İnce telin silindir etrafında belirlenen sarım açısıyla sarılmasıyla helisel yay elde edilir. Tel çapı 10mm'den küçükse yay soğuk şekillendirilir, çap 20mm'den büyükse sıcak şekillendirilir. Aradaki tel çaplarında her iki yöntem uygulanır. Helisel yaylar makine taşıt konstrüksiyonunda en çok kullanılır. Yaylanma miktarları diğer yaylara göre büyüktür. Kullanılan malzemenin metalik, özellikle de çelik olması, sürtünmenin olmaması nedeniyle sönümleme oranı çok küçüktür. 

Not: Helisel yayların kuvvet altında eksenel yöndeki boyları kısalır veya uzar, bu hareket sırasında yay telinin kesitinde burulma gerilmesi oluşur. Burulma gerilmesinin yayın çevresine eşit dağıldığı kabul edilirse, burulma gerilmesinin değeri burulma momentinin, polar mukavemet momentine bölünmesiyle elde edilir.

(Max Burulma gerilmesi değeri, helisel yayın tel çapı ve yaylanma miktarı  bknz. 17.sy.)

-Yayın tek yönlü zorlanmaması için yay uçları aynı düşey  doğrultuda değil aralarında 180 derece olacak şekilde imal edilir, yani toplam sarım sayısı buçuklu bir sayıdır; ilk ve son sargı rijit parçalarla temas halinde olup yaylanmaya katkıları yok kabul edilir.

Son halkalara uygulanan işlemler

Sıcak sarılmış yaylar sarımdan sonra ıslah işlemine tabi tutulurlar. Bu yaylar ya sıcak haddelenmiş çubuktan yada sıcak haddelendikten sonra tornalanıp taşlanmış cubuktan üretilir.

Yay Uzunluğu

Basıya çalışan helisel helisel yaya gelen kuvvet, sargıları birbirine temas ettirecek kadar büyük olursa,yayın bu haldeki uzunluğuna blok uzunluğu denir.

Bknz. syf. 20


Yayın Mukavemeti

Yayların mukavemet hesaplarında statik ve dinamik zorlamalar dikkate alınır.
  • Yayın statik zorlanması: Genelde statik zorlama durumunda yayın sadece burulmaya maruz kaldığı düşünülür Sargı çapının iç kısmında meydana gelen  max. gerilme dikkate alınmaz.
  • Yayın dinamik zorlanması: Hesaplaması yapılırken sarım çapının iç kısmında meydana gelen gerilme artısı dikkate alınır. Bu gerilme artısı ortalama sargı çapının tel çap oranına bağlı olarak değişir.


Yayın Dinamik Zorlanması

Hesabı yapılırken sarım çapının iç kısmında meydana gelen gerilme artısı dikkate alınır.Bu gerilme artısı ortalama sargı çapının tel çap oranına bağlı olarak değişir.

Yayların yük altında burkulması:Yay uygun şekilde kılavuzlanmadıkça, helisel yayın boyu, ortalama çapın 4 katından daha fazlaysa yayın burkulma riski vardır. Bir yayın burkulması o yayın ortalama çapına, yayın uzunluğuna yayın merkezlenme şekline bağlıdır. Burkulma riski olan yaylar içten veya dıştan klavuzlanmalıdır. 

Yassı Tel Yaylar

Yassı telden oluşup dikdörtgen kesitlidirler. Yassı telden üretilen yaylar yuvarlak telden üretilen yaylara göre daha yüksek eğilimi sağlar. Yassı tel yayları bükülmeye karşı daha dirençlidir ve yuvarlak tel yayların aksine yüksek frekanslarda sürtünme kaynaklı martensit oluşumuyla karşılaşmazlar bu sayede daha uzun ömre sahiptirler. Bu yaylar enine kesit boyunca dikdörtgen kesitlere sahiptir ve bu kesitler yuvarlak tel yaylarından daha büyüktür. 

Dikdörtgen kesitli helisel yassı tel yay 


Dikdörtgen ve Daha Büyük Kesitli Yayların Faydaları
  1. Tasarımından dolayı yuvarlak tel yaylardan daha fazla enerji depolarlar ve daha fazla itme gücü verirler. 
  2. Küçük alanda daha çok miktarda enerji depolayabilirler. Bu sayede daha yüksek yaylanma özelliğine sahiptirler.
  3. Daha geniş kesit alanına sahiptirler. Bu sayede üzerine gelen darbeyi daha eşit dağıtabilir dolayısıyla daha az aşınma meydana gelir. Kesit alanı ne kadar küçükse yay daha fazla yıpranır. Ve daha erken değiştirilmesi gerekir.
  4. Yuvarlak el yaylara göre daha uzun ömürlüdür ve sık değiştirmek gerekmez.
  5. Yassı tel yaylar yuvarlağa göre hızlı açma ve kapama işlemi gerçekleştirirler. Bu sepeple daha düşük hata oranına sahiptir.
  6. Düz tel yaylara göre daha fazla sürtünme ve burkulmaya dirençlidir.
  7. Sahip olduğu kesit sayesinde yuvarlak yaylara göre daha kısa boy tasarımla istenen kuvvetleri elde etmek mümkündür. Bunun sonucunda daha dar alanlarda kullanıma elverişlidir. Bu sayede de çok verimlidir.

Dezavantajları olarak şunlar sayılabilir.

-Bu yayların hesaplanması nispeten karışıktır. En temel karışıklık uzun ve ince bir yapıya sahip olduğu için burkulmaya müsaittir.Burkulmayı azaltabilmek için genelde  yayın ortasına bir mil geçirilir. Bu seferde yayda  mil yüzeyi ile sürtünmeli olarak bir miktar burkulma oluşur. Meydana gelen burkulmalar yay karakterine geometrik düzensizlik katar. Dolayısıyla, kuvvet-sapma ilişkisi doğrusal bir bağlantı yerine doğrusal olmayan bir bağlantı olarak görülebilir.

-Daha maliyetlidir.

Yassı Tel Yayların Hesap Yöntemleri

Yay sıkışma yükseklikleri hesaplanırken, telin eksenel boyu değişimi dikkate alınmalıdır.

Yassı tel yayın sarım öncesi ve sonrası biçim değişimi

*Yayın rijitlik oranı telin düz veya yan kenar üzerine sarılı olması durumunda oran aynıdır.

Karşılaştırmalı hesaplamalar 
Yuvarlak ve yassı tel yayların gösterimi 

Yuvarlak ve yassı tel yayların genel hesap formülleri 

c: Yay rijitlik oranı (c = D / d; c = D / b)
 b: Tel genişliği (mm, in)
 d: Tel çapı (mm, in) 
D: Ortalama yay çapı (mm, in)
 F: Yay kuvveti (N, lb) 
G: Kayma modülü (MPa, psi) 
h: Kesit yüksekliği (mm, in)
 k: Yay sabiti (N / mm, lb / in)
 Ks: Eğrilik düzeltme faktörü
 L0: Serbest boy (mm, in) 
Ls: Blok boy (mm, in) 
n: aktif sarım sayısı 
p: Sarımlar arasındaki adım (mm, in) 
s: yay sapması (mm, in) 
 t: Yay malzemesinin burulma gerilmesi (MPa, psi)


Teze Ait Bilgiler: Hafif Ateşli Silahlarda Kullanılan Yuvarlak Ve Yassı Telden Üretilmiş Yerine Getiren Yaylarda Kuvvet Kayıplarının İncelenmesi / Serkan GÜREL / Giresun Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü /  Makine Mühendisliği Anabilim Dalı / Yüksek Lisans Tezi / 2019 Aralık / Giresun



İletişim bilgileri: 
İnstagram: Silah__Akademi
e-posta: Silahakademi90@gmail.com

17 Mart 2020 Salı

AV TÜFEKLERİNDE EJEKTÖR VE SELEKTÖR


Selamlar, geçtiğimiz yılın 2-5 Mayıs tarihleri arasında 8.kez düzenlenen İstanbul Prohunt Av Silah ve Doğa Sporları Fuarında iken tesadüfen denk geldiğim AV&DOĞA DERGİSİ standında  Sn. S. Alper ERDEM tarafından Av&Doğa yayımlanan ''EJEKTÖRLÜ SELEKTÖRLÜ'' konulu yazı dikkatimi çekip fotoğraflamıştım. Yazıdaki görselin az oluşu dikkatimi çekti ve elimden geldiğince konuyla ilgili yazıya ek, görselle destekleyerek blogumda paylaşmaya karar verdim. Saygılar.



Ünal Aslan 



Önce yazıya geçmeden evvel piyasada mevcut bulunan ejektörlü/ejektörsüz ve selektörlü/selektörsüz yivsiz tüfeklere bakalım.
 
Tek Namlulu Av Tüfeği
Tek Namlulu Horozlu Av Tüfeği

Tek Tetik Çifte Av Tüfeği
Çift Tetik Horozlu Çifte Av Tüfeği

Çift Tetik Horozsuz Av Tüfeği

Tek Tetik Süperpoze Av Tüfeği
Çift Tetik Süperpoze Av Tüfeği
Üç Namlulu Av Tüfeği




" Genellikle pahalı olan çiftelerin dahada cüzdan yakar hale getirilmesinde bu yapının etkisi büyüktür. Bizde genellikle enjektör olanak telaffuz edilen hatta bazı kitaplarda dahi bu biçimde yer alan çifte boşaltma elemanları İngilizcenin eject / fırlatarak boşaltma fiilinden almıştır. Çifte ve süperpozelerin bir çoğunda boş veya dolu kovanı atım yatağından dışarı sevk eden bir unsur mevcuttur. Bu eleman , eğer fişeği elle tutulacak kadar dışarı alıp tahliye için kullanıcısının müdahalesini bekliyorsa adı ''extractor / çıkartıcı'' yani ''tırnak'' sadece boş olanı atım yatağından hışımla fırlatıp ,atıyor, dolusunu ancak tırnak mesaii kadar dışarı veriyorsa buna  ''Ejektör / Fırlatıcı''denir. Tırnaklar her iki namlu için tek bir parçayken ejektörler beheri için birerden, iki parçalıdır.


    Soldaki Ejektörlü Namlu                                                    Ejektörsüz  (Extractor) Namlu 



Not 1: Ejektörler iyi yapılmak zorundadır. Sürekli darbe alarak ve fişeği aksine manivela gücüyle fırlattıkları için, iyi yapılmamış olanları zaman içinde bükülerek veya çatlayarak işlev veremez hale gelebilirler.

Not 2: Çekiçli türlerde, tırnakları iten, bu darbe elemanlarının vuruşlarıdır. Diğerlerinin etkileme yayları kendi içlerindedir.


Ejektörler, dolu kovan boş kovan ayrımını, darbe elemanlarının kurulu yahut sükunet halinde olduğunu belirten ara parçaların kendilerine ulaşım durumuyla yaparlar.

Pahalı olanların çekiç, orta hallilerin tetikleme mekanizmaları vardır. Yayları güçlüdür. Genelde kasanın fişek tablasına bakan ön yüzünden destek alarak, kırılmış namlunun kapanırken tatbik gören manivela gücü yardımıyla  yeniden kurulurlar. Tetikleme aksamı süper pozelerde  atım yatağı yanlarında yahut el kundağı içinde konumlu durumdadır.

Çekiçli türlerde , tırnakla, tırnakları iten, bu darbe elemanlarının vuruşlarıdır. Diğerlerinin etkileme yayları kendi içlerindedir. Yeni pahalı modellerde  çekiç mekanizması  el kundağı demiri yanlarında ekstra yer işgal ettiği için  azda olsa ağırlık teşkil etmektedir. Ancak tetikli türler, masif metal içine oyularak yerleştirildiklerinden silaha kazandırdıkları yük okadar belirgin değildir. 



Ejektörler iyi yapılmak zorundadırlar. Çünkü sürekli darbe alarak ve fişeği aksine manivela gücüyle fırlattıkları için, iyi yapılmamış olanları zaman içinde bükülerek veya çatlayarak işlev veremz hale gelebilirler.

Ünlü bir İtalyan firma ejektör sistemine yaygın olarak kullanılmamış çok değişik yaklaşım getirmiştir.  Bu modellerde , dolu boş kovan ayrımını gerçekleştiren, kurma kolları değil atım yatağı içine , ovan altlarına yerleştirilmiş küçük pimlerdir. Atış sırasında patlama etkisiyle genleşen kovan cidarları bu mini pistonları dışarı iterken ejektör vuruşunu çıkartan mekanizmaların yolunu da açmaktadır. Bu karmaşık yeniliğin  karton kovanlarda  çalışmama ihtimali havi, temizliğine dikkat gerektiren bu yeniliğin muhtemelen işe yarar tek avantajı , tetik düşürme kovanlarıyla çalışma sırasında, ateşleme basıncı mevcut olmayacağından, tüfek açıldığında uzun süre kullanabilecek bu birimlerin sadece elle çekip çıkarılabilecek kadar dışarı verilip, kaybolabilecek şekilde fırlatılıp, atılmamasıdır. 

İster tırnaklı isterse fırlatıcılı olsun,bir çiftenin bu elemanları zamanla aşınıp yuvasında oynamaya başlamış, çıkarması veya tutup fırlatması gereken kovan tablasını kavramadan devinimini sürdürüyor ise kullanıcısının başı derttedir. Zira, tırnak veya fırlatıcı tablayı es geçerek yükseldiği, onu kendisiyle namlu arkasında, hapsettiği için tüfek artık kapanamaz, fişek yerinden hiçbir şekilde çıkarılamaz, dahası el kundağı da normal konumundan uzaklaştığı yönünden silahı sökerek namluyu almak mümkün olamaz. Arada kalan dolu bir fişek ise vaziyet dahada vahim demektir. Boş kovanlar bir şekilde tablası pensle ezilip tırnak hizasına getirilerek yerinden alınabilirler. Ancak aynı uygulamayı dolularda yapmak son derece risklidir. 

Selektörler sadece tek tetiklilere has elemanlardır. Hangi namlunun ateşlemede il sırayı alacağını tayin ederler. Bu tercih için tüfeğin üzerinde muhtelif yerlerde, kurma kanadı arkasında, emniyet sürgüsü üzerinde, tetik korkuluğu içinde konumlandırılmış mandal veya düğme benzeri komu birimleri olduğu gibi, bazı tüfeklerde bu görevi, iki tetik gibi görüne ateşleme biriminden öndeki olanı üstlenmiştir. Bununla iki namlu  art arda, arkada olanıyla sadece biri ateşlenebilir.


Tetik tercihinde ilk sıra genellikle yakına ateş eden namluya verilir. Avın  veya hedefin uzaklaşması durumunda ikinci atış daha dar şoklu olan diğer namluyla yapılacaktır.

Yanyana namlulu  çiftelerde genelde sağ namlu daha geniş şoklu yapılmakta, tek tetikte selektör tercihinde bu birim öne alınmaktadır.  Süperpozeler de  alt namlu şoku daha yakın atışlar içindir. Bunun ana sebebi, bu konumdaki ateşleme biriminin uzun eksenin yaklaşık olarak tam omuz seviyesinde oluşu dolayısıyla geri tepme sırasında çok az namlu şahlanması vererek muhtemel ikinci atışın hedef üzerine yönelmesinde büyük kolaylık sağlamasıdır.  Müsabaka amaçlı tüfeklerin bu yapılanmada imalinin esas nedenlerinden biride budur.

Çift Tetik Süperpoze Av Tüfeği

Atış müsabakalarında kullanılan çoğu tek tetikli tüfeklerin bazılarında selektör bulunmaz. Bunun nedeni , ilk atışın genellikle daha yakın hedeflere, ikincinin uzaklaşana yapılması dolayısıyla, bunun aksi bir tercihin  müsabaka şartlarında  neredeyse mümkün olmasından dolayı fazladan bir de selektör mekanizmasına ihtiyaç olmamasıdır. Her atışın sonunda tüfek genellikle zaten açıldığı için selektör ateşleme düzenini yeniden standart sıralamaya alacaktır.  Avcılık uğraşında, avın fark edilmesinin, onun yakın veya uzak konumuna bağlantılı olmaması nedeniyle selektörsüz tek tetikliler fazla revaç bulunmaz.

Selektörsüz tek tetikli bir çifte tek atışı takiben açılıp sadece namlu kontrolüyle ateşlenmiş taraf doldurulmadan tekrar kapatılmışsa kullanıcısının ilk çekişte  boş namluyu seçerek yanıltabilir.  Böyle durumlarda atıcı kendini toparlayabilirse çabuk peş peşe iki çekişle  vaziyeti kurtarabilir. Öte taraftan tüfek sahibi, silahını açıp doldurmadan kapamış selektörü de dolu namluya almamışsa yine aynı bocalama durumlarına düşebilecektir. "


Konuyla ilgili video: Hunting City tarafından 25 Haziran 2016 tarihinde ''av tüfeğinde enjektör ve selektör nedir'' başlıklı yayınlanan bir video:




İstek,Görüş ve Önerilerinizi bekliyorum.
Allaha Emanet Olun. 😉






KAYNAKÇA




AV&DOĞA Dergisi, Mart 2019, 254. Sayı


İletişim:




unalaslanilesilahlar@gmail.com





@unalaslanilesilahlarblog

15 Mart 2020 Pazar

MKE SANAYİ VE TEKNOLOJİ MÜZESİ ZİYARETİM / ANKARA


Selamlar, bu paylaşımım da ziyaretinde bulunduğum Ankara MKE Sanayi Ve Teknoloji Müzesine olacak. Öncelikle konumundan bahsedeyim. Ankara AŞTİ Terminaline 4.3 km 12 dakikalık mesafede. Tren Garından 3 dakikalık mesafede. Ankara Üniversitesinin yanında. Müzeye giriş yapabilmek için kapıdaki güvenliğe kimlik ibrazında bulunmanız gerekiyor. Sonrasında ise hiç bir ücret ödemeden hafta içi her gün (09:00-12:00)-(13:30-17:00) arasında müzeyi rahat bir şekilde gezebiliyorsunuz. Müze gerçekten büyük bir müze. Geniş bir bir dış ve iç kısmı, müze sergi salonları ve kütüphanesi mevcut. Tabi ki müzedekilerin tamamı aşağıdaki çektiğim fotoğraflardan ibaret değil.  Kendi amatör cep telefonu kameramla elimden geldiğince güzel kareler yakalayıp fotoğraflamak istedim.  Ve ara ara bilgilendirmeler yaptım. Lakin müzenin sergi salonununu ve kütüphanesini bazı özel sebeplerden ötürü fotoğraflayamadım. Meraklısı değerli arkadaşlarıma tavsiye ederim. Saygılar.


Ünal Aslan


4 Mart 2020 Çarşamba

MODERN KARA SİSTEMLERİ PİYADE SİLAHLARI VE DESTEK VASITALARI KİTABI – SAMİ ATALAN



Merhabalar bu paylaşımım da Sami Atalan tarafından yazılmış "Modern Kara Sistemleri Piyade Silahları ve Destek Vasıtaları" adlı kitabından kesitler paylaşacağım. Lakin kesitlere geçmeden evvel belirtmem gerekir ki kitap ilkin  2014 yılında sunulmuş. 556 sayfadan, 24x34 cm boyutlarında bol görselli okuyucuyu sıkmayacak şekilde oluşturulmuş. Kitap 17 bölümden oluşuyor. Bölümleri sıralayacak olur isek;